Gezdim Gördüm

My bones ache to go home.Like the elephants. Or is it rheumatism?

9.8.06

Rozaje - Rozaj - Poxaje



Bu fotoğrafları rozaj'ı gezdiğimiz gün yanıma sadece video kamerası aldığım ve bu yerleri kamera ile görüntülediğim ve fotograg cekemediğim için rozaje sitesinden
aldım. Aslında cami dışındaki bu binayı ve altta görülen binayı internette görmüştüm.
Özel rozaj sitesi olmadığı genel olarak Karadağ ı anlatan bir site olduğu için bu binaların Rozaj da olduğunu hiç düsünmemistim. Orada olduklarını gördüğümde oldukça şaşırdım ve sevindim. Yandaki resimde tipik rozaj evlerinden biri. Müze olarak düzenleniyormuş, daha açılmamış. Bu kadar yüksek olmasının sebebi düşmandan korunmak içinmiş. İlk 3 kat taştan ve ateş edebilmek için mazgallar var. En üst kat ise ahşaptan ve evin yaşanılan kısmı.



Ortada görülen küçük ve sevimli bina Rozaj ın eski camisi. Şimdiye kadar gördüğüm en şirin ve sevimli cami diyebilirim. Dışarıdaki meşe kaplamaları orjinal imiş. Rozaj da Türkiye den gelen yardımlarla inşa edilen büyük bir cami inşaatı sürüyordu. Ancak o bizim bildiğimiz mimari olarak pek bir özelliği olmayan camilerden.


Bu evde caminin bulunduğu sokakta bulunuyor. Anneme bu evi daha önce internette gördüğümden bahsediyorum. O da bana gel bir soralım bakalım kimminmiş bu ev diyor.
Kapıyı çalıyor . Yukarıdan uzanan bir kadın başı Kojee! (kim o ?) diye soruyor.
Annem kısaca derdimizi anlatıyor. Birazdan yaşlı bir adam kapıyı açıyor. Annem de
bu güzel ev kimin merak ettik diyor. Epey bir sohbet ediyorlar. Ben de anlamadığım
bu sohbeti kamerayla kaydediyorum. Sadece bir ara evin yapıldığı yılı 1300 lü bir rakam olarak anlıyorum olamaz diye dusunurken hicri olarak 1300 lü yıllar olduğu anlaşılıyor. Adam elinde eski tapuları olduğunu bir şekilde kaybettiği mal varlığını geri almak için mahkemelerle uğraştığını söylüyor. Annem de adama alamasanız bile tapuları antika olarak saklarsınız diyor( Anne ne yaptın sen !) . Adam buna rağmen bizi kapı dışarı etmiyor ve caminin yanında bulunan ofisine evin orjinal resmini göstermek üzere davet ediyor. Daha ne kadar orjinal olabilir ki derken evin ilk halini görüyoruz. Evet biraz değişmiş ama değişen şey etrafı. Daha önce her tarafı açıklık ve bahçe iken Rozaj daki çarpık yapılaşma nedeniyle çirkin binaların arasında keşfedilmeyi bekleyen bir hazine gibi zamana meydan okumayı sürdürüyor. (Edebiyat da yaptım rahatladım )
Annemle yaşlı adam biraz daha sohbet ediyorlar. Adam Rozaj ın bozulmasından şikayet ediyor ve eski güzel günleri yad ediyor. Kayda geçsin diye söylüyorum eskiden Rozaj da şöyle bir laf varmış "Rozaj daki ağalar o kadar zenginmiş ki İstanbul yansa bu ağalar birleşir yeniden inşa ederlermiş". Zor biraz ama tabi abartmadan da bir şeyi vurgulamak mümkün değil. Ağaların İstanbul u görmemiş olmalarına veriyorum.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home